Oğuzhan Kılıçarslan Makaleleri

Bermuda Şeytan Üçgeni – 2

Bermuda Şeytan Üçgenine ait yorumumu ilk yazımın altında belirtmeme rağmen kimi okuyucular beni anlayamamış olacaklar ki bunu yorumlarında belirtiyorlar.Bu yazımda kendi görüşlerimi savunacağım bir yazı yazmak istedim.

Bermuda Şeytan Üçgeni;üç adanın arasında kalan bir bölgeyi kapsamaktadır.Bu bölgeye bu adın verilmesinin nedeni bu üç adanın arasında kalan kısım bir üçgeni oluşturmaktadır ve bu üçgenden geçen herhangi bir canlı veya cansız nesne bu alandan bir daha dışarıya kolay kolay çıkamamaktadır.Bu alana giren uçaklar düşmekte,gemiler denizin dibine batmaktadır.

Bunun nedeni benim bildiğim ve araştırdığım iki olaydan biri olduğu sanılmaktadır.İlk yazımda yazdığım yazı tamamen Bilim ve Teknik dergisine ait olmaktadır.Bende bu yazıyı savunduğum için değil bu derginin ne kadar saçma bir yorumu yansıttığını sizlerle paylaşmak istedim.Sizlerden gelecek tepkileri de merak ettim.Nitekim de beklediğim tepkileri aldım.

Birinci söylenti: Bundan 6-7 yıl evvel kanal 6’da bu konuyla ilgili bir belgesel izlemiştim.Oradaki belgesel’de bir gemi bu bölgede ilerlerken bu gemiyi radarla takip eden ana geminin ekranında kaybolmasıyla başlayan bir olayı anlatıyordu.Gemi ilk önce radardan kayboluyordu.Bunu gören ana gemi bütün uğraşlarına rağmen gemiye ulaşamıyordu.Belgesel’de gösterdikleri bulutların arasında bulunan UFO’lar bu gemiyi bir zaman tüneline ışınlıyordu.Kaybolan bu gemi 5 dakika sonra radar’da tekrar belirdi.Fakat içindeki mürettebatın tamamı donmuş haldeydi.2 dakika sonra hepsi kendine geldi.Ana gemiden yapılan telsiz çağrısına cevap verdiler.Ana gemi radardan kaybolduklarını söylüyordu.Bunu duyan gemideki kişiler böyle bir şey olmadığını ,her şeyin normal ilerlediğini söylediler.Ana gemide bunu duyanlar neler olup bittiğinin farkına varamadılar.Yani bu görüşte bulutların arasında gizlenen UFO’ların bu bölgeden geçen herhangi bir şeyi ışınlayarak zaman tünelinden doğru uzaya ışınladıklarını daha sonra kayboldukları bölgenin ilerisi bir noktasından tekrar zaman tünelinden çıktıklarını iddia ediyordu.Peki ama böyleyse uçakların,gemilerin tekrar ortaya çıkması gerekirken neden kimileri okyanusun dibine boyluyor?Yoksa UFO’lar kimilerini ışınlamak yerine ışınla yok mu ediyordu?

İkinci söylenti: Benimde asıl inandığım söylenti bu.Çünkü bu konuyla ilgili bir çok araştırma yaptım.Okuduğum kitaplardan en ilginci ise Prof. Hernandez adlı bir profesörün yazdığı “Uzaydan gelen dostlarımız”adlı kitabıydı.Bunun haricinde birde bu konuyla ilgili yazılmış bir kitap okudum.UFO’lara da inandığım için bu yorumu benimsedim.Olay şu şekilde oluyor.Bu yorumu ilk yazıma yazılan bir yorumda bir okuyucumda belirtmişti.

Atlantis:Kayıp kıta denilen yer,bu bölgede yer almaktadır.Bunun başında Atlantis ile ilgili birkaç şeyde yazmak istiyorum.Atlantis dünyanın en bilgin insanlarının yaşadığı bir kıtaydı.Bu bölgede şu anki teknolojiden daha ileri bir teknoloji vardı.Atlantis’liler bir cihaz geliştirdiler.Bu cihaz bir kristaldi.Bu kristal kullanılışında,ışınının ulaştığı bütün nesnelerin enerjisini emebiliyordu.Bu dönemlerde bunu uzaydaki başka gezegenden takip eden (adını tam hatırlayamayacağım bir gezegendekiler) canlılar takip ediyordu.Bu durumdan rahatsız olan bu canlıların bir kısmı Atlantislilerin bu cihazı kötü kullanmalarından endişe ediyorlardı.Diğer kısmı ise bu cihazı ele geçirmeleri halinde evrenin hakimiyetini ele geçireceklerini inanıyorlardı.Bunun neticesi olarak dünyaya geldiler.İnsanlara eziyet ettiler.Bundan bıkan Atlantisliler bu durumdan kurtulmak için bu cihazı kullanmaya karar verdiler.Bu duruma hazırlıklı olan bu gezegende yaşayanlarda bir şeyler üretmişlerdi.Atlantisliler bu gezegene ışını fırlattılar.Gezegen kendini koruyordu.Buranın canlıları bir kalkan geliştirmişlerdi.Ama bu kalkan gittikçe zorlanmaya başladı ve en sonunda yok oldu.Işını yiyen gezegen yörüngesinden çıktı.Çıkarken de son adımı ihmal etmediler.Tam bu anda onlarda bir ışını Atlantis’e gönderdi ve bu kıtayı ışınla yararak böldü.Kıta yavaş yavaş batmaya başladı okyanus’a.Halk kaçışmaya çalışıyordu ama nafile.Bu kıta olduğu gibi battı.Batmadan evvelde bu cihazı bir piramide yerleştirdiler ve güvende kalmasını sağladılar.Bu cihaz herhangi bir nesneyi algıladığında bunun biyo enerjisinden etkilenerek kendi kendine çalışmaya başlıyordu.Atlantis şu anki Bermuda şeytan üçgeninin bulunduğu yere battı.Bunun kanıtlarını Prof.Hernandez’i kaçıran ve onunla dost olan uzaylıların sözleri sağlamaktadır.Bu kitabı profesörün asistanı yazmıştır,Profesörün günlüklerinden faydalanarak.Bu kitapta birkaç dalgıcın bu olayı araştırmak için denize daldıklarını anlatıyordu.Olayda dalgıçlar okyanusun fazla dibinde olmayan,yüzeye çok yakın olan kıtayı tesbit ederek başlamışlardı.Piramidi aramışlar ve bulmuşlardı.Bundan sonrasını dalgıçların ağzından anlatıyorum.

-Denize dalmıştık.Kıtayı ve piramidi bulduk.Piramidin etrafında dolaşırken birden piramidin bir kısmından bir kapak açıldı.Enerji algıladığında çalıştığını bildiğimiz bu aletin çalışmaması büyük bir şanstı.Bu kapıyı daha önce hiç görmemiştim.Belli ki belli zamanlarda açılıyordu.İçeri girip girmemekte kararsızdık.En sonunda girmeye karar verdik.İçeri girdiğimizde bir düzlüğün uç noktasındaki tümsekle karşılaştık.Kristal oradaydı.Almaya çalıştığımız anda izlendiğimizi hissettim.Acele acele kaçtık dışarı ve çıkmamızla kapı kapandı.Ben hızla yüzeye çıkmaya çalıştım.Hala izlendiğimi hissediyordum büyük bir korkuya kapılmıştım.Yüzeydeki gemiye çıktım.Diğer arkadaşımda çıktı.Bir diğerini bekliyorduk ama çıkamadı.Onu aramak için bir daha daldık ben yine izlendiğimizi hissettim.Hemen gemiye çıktım.Diğer arkadaşımda bir daha yüzeye çıkamadı.Onlara ne olduğunu anlayamamıştım.Büyük bir korku ve üzüntü ile oradan kaçtım.

Profesörün günlüğünde böyle yazıyordu.Bu yazıyı da profesörle konuşan adı LYNE olan bir dişi uzaylı anlatıyordu.

Bermuda Şeytan Üçgeni hakkında açıklamalarımı yaptım.Sanırım çoğu okuyucunun belirttiği ve istediği yazı buydu.Fakat üstteki yazının devamını “BERMUDA ŞEYTAN ÜÇGENİ 3”adlı yazımda getireceğim.Bilginize sunarım.

Bir önceki yazımız olan Hepsi Gerçek başlıklı makalemizde Hepsi Gerçek, Köşe Yazısı ve makale hakkında bilgiler verilmektedir.